Akıllı Ulaşım Sistemleri kullanıcılara yardım etmek için tasarlanmıştır ve kullanıcılara en kısa yolu ve en hızlı rotayı gösterir. Bu sayede zaman kaybı azaltılır ve yolculuk süresi kısaltılır. Trafik takipleri sayesinde kullanıcılara en az trafik olan rotaları gösterir. Bu sayede sürüş sırasında zaman kaybı azaltılır ve karbon emisyonları azaltılır. Kullanıcılara alternatif yol önerileri sunar. Böylelikle kullanıcılar engellenen yollar veya çalışmalar nedeniyle yolculuklarını sürdürebilirler.

Kullanıcıların yolculuk sırasında kullandıkları araçları ve yöntemleri değiştirme şansı verir. Örneğin, en kısa yolu bulan bir uygulama kullanıcıyı otobüs, metroya veya bisiklete yönlendirebilir. Akıllı Ulaşım Sistemleri, toplu taşıma araçlarının kullanımını teşvik ederek, çevre dostu bir seyahat seçeneği sunar. Bu sayede karbon emisyonları azaltılır ve hava kirliliği azaltılır. Seyahat sırasında ihtiyaç duyulabilecek benzin istasyonları gibi hizmetlerin kolayca bulunmasını sağlar.

Akıllı Ulaşım Sistemlerinin Dünyadaki Uygulamaları

Akıllı ulaşım sistemleri dünya genelinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Akıllı Ulaşım Sistemleri nelerdir merak ediyorsanız, birkaç örnek şunlardır:

Google Maps: Kullanıcılara kısa ve hızlı rotaları gösterirken, trafik takipleri yaparak kullanıcılara en az trafik olan yerleri de öneren bir navigasyon sistemidir.

Waze: Bu sistem, kullanıcılara en az trafik olan rotaları öneren bir navigasyon sistemidir. Ayrıca, kullanıcılar tarafından güncellenen trafik bilgilerini de kullanır.

Citymapper: Bu sistem, kullanıcılara en kısa rotayı göstermeye yarayan bir navigasyon sistemidir. Ayrıca, toplu taşıma araçlarının yerlerini ve seyahat sürelerini de gösterir.

Uber: Bu sistem, kullanıcılara taksi ve diğer araçların kullanımını sağlayan bir uygulamadır. Kullanıcılar uygulama üzerinden araçların yerlerini ve seyahat sürelerini takip edebilirler.

Akıllı Ulaşım Sistemlerinin Tarihsel Gelişimi

Akıllı Ulaşım Sistemlerinin ne olduğunu daha iyi anlayabilmek için tarihsel gelişimini de incelememiz gerekebilir. Genel olarak, insanın karar verme ve düşünme yükünü hafifleten ulaşım çözümleri olarak tanımlanabilir. İlk AUS uygulaması trafik ışıklarıdır. Hem yayaları hem de sürücülerin düşünme yükünü hafifletme de yardımcı olan trafik ışıkları, araçların ne zaman yayaların ne zaman geçeceğini gösterip yayalar geçerken araçların ne kadar süre yol vereceğini de belirlemiştir.

Akıllı Ulaşım Sistemlerinin ilk uygulamaları 1960’ların sonlarında kullanılan kırmızı ışık kameraları ve değişken mesaj işaretleridir. Günümüzde ise bu sistemler, elektronik ve teknolojilerin kullanımı ile düzenleme ve yönlendirme amaçlı kullanılmaktadır. Bu şekilde daralan bir tanım aralığı görülebilir, fakat amaç tanımı çok daha genişlemiştir. Bugünün AUS’nin amaçları arasında trafiğin güvenliği, mobilitenin arttırılması, enerji verimliliği ile çevreye olan zararın minimuma indirilmesi gibi hususlar bulunmaktadır.

AUS gelişmeye açık bir sistem olduğu için, beklenen faydaların da zamanla genişlemesi ve çok çeşitli bir hal alması beklenmektedir. Akıllı Ulaşım Sistemlerinin araştırma dönemlerinin başlangıcı olarak 1960’ların sonu ile 1970’lerin başı olarak kabul edilmektedir.

ABD’de 1969’da Elektronik Güzergah Kılavuzluk Sistemi (ERGS) başlatılmıştır. Japonya’da ise 1973’te Kapsamlı Araç Trafiği Kontrol Sistemi (CACS) başlatılırken, Almanya’da da 1974’te Sürücü Radyo Yayını Bilgi Sistemi (ARI) başlatıldığı görülmüştür. Fakat bu sistemlerin hiçbiri dönemin şartlarında ekonomik hale getirilemediği için, kalıcı bir hale gelememiştir.

Akıllı ulaşım sistemleri dünyamıza birçok katkı sağlamaktadır. Kullanıcılara en kısa yolu ve en hızlı rotayı gösterir. Bu sayede yolculuk süresi ve zaman kaybı azaltılır. En az trafik olan rotaları önerir. Bu sayede trafik ve karbon emisyonları azaltılır. Ayrıca, iklim değişikliğine de katkıda bulunur. Akıllı ulaşım sistemleri, toplu taşıma araçlarının yerlerini ve seyahat sürelerini gösterir. Böylelikle insanların ulaşım imkanları eşit hale gelir ve adalet sağlanır. Zaman ve para tasarrufu sağlanır ve ekonomik katkıda bulunulur.

Trafik akışındaki her düzensizlik bir kaza için yeterli bir sebeptir. Denetim ve yaptırımların da her an ve her yerde uygulanmaması da büyük trafik kazalarının meydana gelmesine neden olmaktadır. İşte bu yüzden AUS’a, özellikle araç içi emniyet sistemleri ile trafik denetiminde ihtiyaç duyulmaktadır. Etkin ve sürdürülebilir bir ulaşım yöntemi için kapsamlı bir AUS çalışması gerekmektedir. Dünya’da birçok ülke AUS programlarını hazırlamıştır. Ekonomik gelişim gösteren ülkeler de bu sistemler için yatırım yapmaya başlamıştır.

Akıllı Ulaşım Sistemleri hakkında ve çözümleri konusunda profesyonel kurulum ve destek almak için iSIM merkez ofisine info@isimplatform.io ya da +90 216 528 62 26‘dan ulaşabilirsiniz.